Gaziantep Ticaret Odası (GTO) Yönetim Kurulu Başkanı M. Tuncay Yıldırım, uluslararası fon sağlayıcı kurum temsilcilerine Suriye iç savaşı sebebiyle yaşanan zorunlu göçün sadece sığınmacıları değil, yerel halkı da mağdur ettiğini belirterek destek mekanizmalarını programlarken bu durumu göz ardı etmeden yerel diyaloğu önemsemeleri gerektiğini söyledi.

GTO Başkanı Tuncay Yıldırım, GTO Gaziantep AB Bilgi Merkezi tarafından düzenlenen “Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları ile Diyalog Toplantısıönda Alman Uluslararası İşbirliği Kuruluşu (GIZ), Uluslararası Göç Politikası Geliştirme Merkezi (ICMPD), Uluslararası Göç Örgütü (IOM), Katar Hayır Kurumu (Qatar Charity), SPARK, Sparkassenstiftung, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR), Birleşmiş Milletler Çocuklar İçin Uluslararası Yardım Fonu (UNICEF) ve Gaziantep Endüstriyel Tasarım ve Modelleme Merkezi (GETHAM) temsilcileri ile bir araya geldi.

GTO’nun stratejik öncelikleri ve hedefleri çerçevesinde Gaziantep ve bölgesine yönelik yapacağı çalışmalar ile uluslararası kuruluşların Gaziantep ve bölgeye yönelik temel hedef ve öncelikleri arasında uyumu sağlamak hedefi ile düzenlenen toplantıda konuşan Yıldırım, bölgeye yönelik çalışmalar için harcanan kaynakların verimli kullanımı için yerel diyaloğun önemine dikkat çekerek “Yerel topluluklar ve yerel öncelikler için yerel diyalog kurun" çağrısında bulundu.

“Gaziantep Ticaret Odası için sorunun değil çözümün parçası olmak kurumsal bir kültürdür. Odamız 122 yıllık tarihi boyunca üyesi, şehri ve ülkesi için attığı her adımda bu kültür ile hareket etti ve etmeye de devam ediyor. Bu kültür ile hayata geçirmek istediğimiz ajandamızda birçok proje, çalışma var. Ancak bulunduğumuz coğrafyadaki Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler (GKAS) gerçeği tüm bu çalışmalara odaklamak istediğimiz enerjimizi ve kaynaklarımızı bizden çalıyor."

Bölge halkının 10 yıldır tercih etmediği, beklemediği bir gerçekle yaşamak zorunda kaldığını söyleyen Yıldırım, “Mağdur sadece göçmenler değil aynı zamanda yerel halk. Yani geçirdiğimiz yıllar her iki taraf için de zor yıllar oldu. Birçoğunuz yarın ülkelerinize dönüp bu gerçeği arkanızda bırakacaksınız. Ama biz, belki de nesiller boyunca bu gerçeğin etkisini olumlu ya da olumsuz hissedeceğiz.

“Sorunun kökten çözümü bizim gibi sivil örgütleri aşan, devletlerarası siyasi bir durum. Bize düşen sorunun olumsuz etkilerini azaltmak, riskleri avantaja çevirmek" diyen Yıldırım, GTO’nun bu noktada çözüm ortaklığı yapmaya hazır olduğunu belirterek Yerel Diyalog Noktası olmayı teklif etti.

Yıldırım, “Bizim ajandamızda Odamızın stratejik öncelikleri ve hedefleri çerçevesinde ilimiz ve bölgemiz için hayata geçirmeyi hedeflediği birçok çalışma var. Bunlar; girişimcilik, kurumsallaşma, markalaşma, uluslararasılaşma, dijitalleşme, üretim ve pazarlama kapasitesinin geliştirilmesi, iş ve iş gücü yaratma ve niteliklerini arttırma odaklı geniş bir yelpazede üyelerimizin, şehrimizin ve bölgemizin ihtiyaç ve önceliklerini kapsayan çalışmalar... Bu toplantı vesilesiyle bölgemizde destek faaliyetleri yürüten uluslararası kuruluşların da temel hedef ve öncelikleri arasında bu alanları görmüş olmak, onlarla yapılacak iş birliği ve diyalog açısından sevindirici ve yapıcı durum olduğunu belirtmek isterim. Tüm olası iş birliklerimizde, sizin ve bizim kaynaklarımızın doğru kullanılabilmesi en büyük önceliğimiz olmalı. Bunun için de Yerel Diyalog’u güçlü tutmanız gerek… Gaziantep Ticaret Odası olarak sizlerin yerel diyalog noktanız olabiliriz. Güçlü bir yerel diyalog ve iş birliği sayesinde, kaynakların mükerrer önceliklere aktarılmasını önleyebiliriz. Kaynakların kullanıldığı çalışmaların etki analizi yapılsın. Teoride iyi olup pratikte hiçbir etki yaratmayan bir alana akmasın kaynaklar. İhtiyaçlarımızın analizi yapılsın. Lütfen iş birliklerimiz ve çözüm ortaklıklarımız için başlangıç noktası kaynakların kullanım aşaması olmasın. Yerel topluluklar ve yerel öncelikler için yerel diyalog kurun" şeklinde konuştu.

Toplantıya katılan uluslararası sivil toplum kuruluşu temsilcileri ise yaptıkları değerlendirmelerde GTO ile bugüne kadar yaptıkları iş birliklerinden duydukları memnuniyeti dile getirerek, bundan sonraki süreçte çalışmalarında yerelin ihtiyaçlarına odaklanmanın doğru bir perspektif olduğunu belirttiler.