Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün Türkiye 2020 Yılı İklim Değerlendirmesi raporuna göre bütün mevsimlerin ortalama sıcaklıkları 1981-2010 normallerinin üzerinde gerçekleşti. Bilindiği üzere başta tarım olmak üzere iklim, su kaynakları, sağlık, enerji ve ulaştırma olmak üzere hemen hemen tüm sektörlerin faaliyetlerine etki eden belirleyici bir faktör. İklimdeki değişimlerin izlenmesi, sektörlerin gelecekteki planlamalarında önemli bir yer tutmaktadır. 40 Yıllık Bal Uzmanı Ahmet Bağran Aksoy “Biz arıcılar, 2020 yılında yaşanan kuraklık ve mevsim normallerinin üstüne çıkan sıcaklık sebebiyle bir hayli endişeliydik. 2020 yılının 10 ve 11. ayında beklediğimiz yağmur gelmeyince bitkiler kış uykusuna beslenerek giremedi maalesef, ve bir sonraki seneye gelişimlerini sağlayamadılar.” dedi.
“Arılar 2021’in havasına kandı. Erkenden uyandılar”
Etabal Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bağran Aksoy: “2021 senesinin şubatında havalar bilinen ısının üzerine çıkınca arılar maalesef erken uyandı. Baharın geldiğini düşünerek çiçeklere koştular. Üçüncü ayda soğuklar artınca yavaş yavaş oluşması gereken çiçekler oluşmadı. Sıcaklıkların dengesizliği devam etti ve dördüncü ayda fazla ısınan hava bu sefer de daha yeni tomurcuk açmış çiçekleri yaktı. Daha net ifade etmek adına örneklendirmek gerekirse haziranın ilk çeyreğinde 40 cm olması gereken arpa, buğday boyu maalesef 20 cm. Bu sene tarımda fena şeyler olacak demektir bu.” ifadelerini kullandı.
“Afrika’dan gelen toz bulutları yeni yeni açmakta olan çiçeklerin üzerine çöktü.”
Etabal YKB Ahmet Bağran Aksoy: “Artık 1500 -1600 metrenin altında çiçek yok çünkü sıcaklıklardan ötürü çiçekler hep yandı. Libya ve Suudi Arabistan’dan ha keza Afrika’dan gelen toz bulutları yeni yeni açmakta olan çiçeklerin üzerine çöktü, zarar verdi. Bütün olumsuzluklar birleşince arıcılar yer değiştirmek zorunda kaldı bu aylarda. Normalde kovanlar bu aylarda dolu olurdu fakat bu sene yok, çiçek yok, olmayınca da bal yok. Mevsim iyi olmadığından, arı nektar bulamadığından, çiçekler kuruduğundan dolayı arıcılarımız bal üretecek mera yayla bulmakta, arılarda nektar, polen toplayacak çiçek bulmakta zorlanıyor. Erzurum’da ki bir arıcım Sivas’a arıları taşıdı, bunun gibi daha bir sürü örnek yaşadık. Şimdilik arıcıların yüzde 20’si yer değiştirdi, sezon sonunda bu sayının yüzde 40 olmasını bekliyorum. Arılar yaşadığı bu sıkıntılar sebebiyle gelişme gösteremeyecek ve çiçek bulamadıkları için ürettikleri balı kendileri yemeye başlayacak. Bu da kovandaki verimi yüzde 40 oranında düşürecek.” dedi.
“Çiçeklerimizi her ay bölge bölge kontrol ediyoruz”
Arılardan en iyi verimi alabilmek için, kovanlarımızı her bölgenin en verimli lokasyonlarına konumlandırıyoruz diyen Etabal YKB Ahmet Bağran Aksoy, “Ağrı, Kars, Erzurum, Sivas, Yozgat, Amasya bölgelerinde verim bayağı düşük 1500 metreye kadar yeterli ürün alınabileceğini sanmıyorum. Akdeniz ilkbahar başlangıcında iyiydi. Mayısta aşırı sıcaklardan dolayı 1500 metrenin altındaki çiçekler yandı hep. Altıncı ay nasıl geçer bilmiyoruz ama üçüncü ve dördüncü aylar güzeldi. Doğu Anadolu’da 1200 metrelere kadar olumsuzluk çok, yine bu seneki kuraklıktan dolayı. Haziran ayında 1500 metrenin üzerinde. Gelen yağmurlarla beraber nektar anlamında problem yaşamayacağımızı düşünüyorum. Güneydoğu maalesef problemli. Ege bölgesinde hasat Eylül ayında başlar. Geçen yıl kurak geçtiği için çam balı çok az olmuştu hatta olmadı diyebiliriz. Ama bu yıl oradan umutluyum, çam balı bu sene iyi olacak” dedi.
“İki yıldır yaşanan iklim zafiyeti bal fiyatlarına yansıyacak”
“Mevsim dengesizliği, 2020’de yaşanan toplu arı ölümleri, Afrika’dan, Libya ve Sudi Arabistan’dan gelen toz bulutları arıları ve arıcıları çok büyük oranda olumsuz etkiledi.” diyen Bal uzmanı Ahmet Bağran Aksoy, çok önemli uyarılarda bulundu: “Balınızı sadece ama sadece güvendiğiniz kişilerden ve markalardan tercih edin. Unutmayın ki pahalı bal yoktur. Kalitesiz bal, şekerle beslenmiş arı vardır. Daha fenası, mısır şurubu, kimyasal tatlandırıcılarla beslenen arı vardır. Doğa’nın vermediği çiçeğin yerini katkı maddeleriyle doldurmaya çalışıyorlar. Bu insanların ürünlerini satın alarak onları desteklemeyin ve sağlığınızı tehlikeye atmayın” ifadelerini kullandı.