Kapsamlı, entegre ve otomatik siber güvenlik çözümlerinde dünya lideri Fortinet, 2020 Remote Workforce Cybersecurity Raporu'nu yayınladı.
Rapor, bu yılın başlarında uzaktan çalışma modeline hızlı geçiş sonrasında şirketlerin karşılaştığı siber güvenlik güçlüklerini ve ilerleyen zamanlarda güvenli uzaktan çalışma için planlanan yatırımları inceliyor. Bu rapor, Haziran 2020'de yapılan anketlerle gerçekleştirildi. 17 farklı ülkede çalışan katılımcılar, kamudaki neredeyse tüm sektörleri temsil ediyor. Raporun detaylı görünümünün yanı sıra önemli başlıkların bulunduğu blog içeriği, bağlantıda yer alıyor.
Uzaktan Çalışma Yöntemine Hızlı Geçiş, Birçok Kurum için Zor Oldu
Hala geliştirilecek alanlar var. Şirketlerin neredeyse tamamı güvenli uzaktan çalışma için daha fazla yatırım yapıyor
Sızma denemelerinin ve uzaktan çalışanları hedef alan siber saldırıların sayısı göz önünde bulundurulduğunda şirketlerin güvenli uzaktan çalışma yolunda ilerleyebilmeleri için ihtiyaç duyduğu teknolojileri ve yaklaşımları dikkatli bir şekilde belirlemesi gerekiyor. Savunma stratejilerinin, kurumsal ağa evlerden bağlanılmasını mutlaka kapsaması gerekiyor.
Şirketler, salgın başladığından beri uzaktan çalışanları koruma altına almak için iyileştirmeler yapıyor. Ancak anket, güvenli uzaktan bağlantıyı iyileştirmek için geliştirilebilecek alanları ortaya çıkardı. Bu alanlar arasında aşağıdakiler yer alıyor:
Çok Faktörlü Doğrulama (MFA) – Anketin sonuçlarına göre kurumların yüzde 65'inde salgın öncesinde de VPN çözümü bulunuyordu. Ancak sadece yüzde 37'sinde çok faktörlü doğrulama (MFA) var. Her ne kadar VPN'ler güvenli bağlantılarda önemli bir rol oynasa da erişimi güvenli hale getirmek için gereken bir parçadan sadece birisi. Bu yüzden eğer yoksa şirketlerin MFA teknolojisini uzaktan güvenlik planlarına dahil etmesi tavsiye ediliyor. Uç Nokta Güvenlik ve Ağ Erişim Kontrolü (NAC) – Şirketlerin yüzde 76'sı ve yüzde 72'si sırasıyla NAC teknolojisini veya uç nokta korumasını ve karşılık verme (EDR) çözümlerini yükseltmeyi veya kullanmayı planlıyor. Çalışanlar işlerini uzaktan yaptığı için şirketlerin ağlarındaki güvenilmeyen cihaz trafiğini kontrol ederken güçlüklerle karşı karşıya kalıyor ve bir günde yeni güvenlik riskleri oluşabiliyor. NAC çözümlerini kullanan şirketlerin BT ekipleri, kullanıcıları ve ağlardaki cihazları daha iyi görebiliyor ve kontrol edebiliyor. EDR çözümleri de uç nokta cihazları için saldırı öncesinde ve sonrasında gelişmiş ve gerçek zamanlı tehdit koruması sunuyor. Ev için Yazılım Tanımlı Geniş Alan Ağı (SD-WAN): Kurumların yüzde 64'ü, sadece home ofisler için SD-WAN'ı yükseltmeyi ya da kullanmayı planlıyor. Uzaktan çalışanların, özellikle de süper kullanıcıların istedikleri anda uzaktan erişimin yanı sıra yerel ağ erişimleri nasıl olursa olsun performansı dinamik olarak ölçeklendirebilme imkanına sahip olması, güvenli SD-WAN özelliklerinin kritik avantajları olarak öne çıkıyor. Güvenli Erişim Hizmet Sınırı (SASE) – Şirketlerin yüzde 17'si, salgın öncesinde SASE'ye yatırım yaparken, yüzde 16'sı da salgın sonrasında SASE'ye yatırım yapmaya başladı. Ancak yüzde 58'lik bir kesim ise SASE'ye yatırım yapmayı planlıyor. Kurumsal stratejilerde yeni yer almaya başlayan SASE, günümüz şirketlerinin dinamik ve güvenli erişim ihtiyaçlarını karşılamak için ağ ve güvenlik fonksiyonlarını WAN ile birleştirme fırsatı olarak görülüyor. Kalifiye Güvenlik Profesyonelleri – Salgının ilk günlerinde şirketlerin sadece yüzde 55'inde uzaktan çalışma sistemine geçiş için yeterli beceriye sahip BT çalışanları bulunuyordu. Her ne kadar şirketlerin yüzde 73'ü gelecek 24 ayda kalifiye BT çalışanlarına daha fazla yatırım yapmayı hedeflediğini belirtse de, kalifiye BT güvenlik profesyonelinin uzun zamandır az olması, burada bir sorun olarak öne çıkıyor.Fortinet Ürünler Kıdemli Başkan yardımcısı ve CMO'su John Maddison, konuyla ilgili şunları söylüyor: “COVID-19 salgını, kurumların siber güvenliğe yaptığı yatırımlar üzerinde geri dönülemeyecek etkiler yaratıyor. Hatta şirketlerin yüzde 90'ından fazlası önümüzdeki iki yıl içinde güvenli uzaktan çalışma çözümlerine daha fazla yatırım yapmayı planlıyor. Önemli ölçüde genişleyen dijital saldırı zemini, uzaktan çalışanları hedef alan siber saldırıların artması ve siber güvenlik alanında kalifiye eleman açıkları de göz önünde bulundurulduğunda şirketlerin uzun vadede uzaktan çalışma stratejilerini koruma altına alması için hangi teknolojilere ve yaklaşıma ihtiyacı olduğunu dikkatli bir şekilde belirlemesi gerekiyor. Şirketler şu anda ağ, uygulama, çoklu bulut ve mobil ortamları da barındıran dijital altyapılarında kapsamlı görünürlük ve koruma sunacak şekilde tasarlanan siber güvenlik platformlarına yaptığı yatırımı en yükseğe çıkarma fırsatına sahip. Uzaktan çalışma modeline yapılan geçişlerde teknolojinin yanında siber güvenlik eğitimi ve farkındalığı da en önemli önceliklerden birisi olarak öne çıkıyor.”